Söylemeğe hacet yok ki Nuri bugünkü zenginliğine, bir yığın kudreti, olgunluğu bozarak geldi. Hatta ressamlarımızın içinde onu en genç yaşta birdenbire parlatan büyük VISIONNAIRE kabiliyetini bir zamanlar feda eder bile göründü.

…Nuri’nin sanatının sırlarından biri de, hatta o tesadüf buluşlara kadar çalışmalarını kendisine bir idefiks yapmasında onlara, problemi tüketene kadar hücum etmesinde…

…Nuri’nin eseri, değişik çeşnileri birbiriyle kenetli bir kitaba benzer.

Fakat bugünün resmi onları çoktan fotoğrafa bırakmıştı. Asrımızın bir uzviyeti ile bu muvaffak mücadele beni adeta sevindirdi. Arasıra dövüşmeyi kabul etmemiz lazım geliyor demektir.

Nuri, insan tecrübesini, alelade ihsaslara varıncaya kadar, resim tecrübesi yapmasını biliyor. Onda itiyatlarımıza en yabancı teknikler bile bize tatlı bir tebessümle, sanki çok evvelden hazırlanmış bir anlaşma havası içinde geliyorlar. Buna mukabil, gündelik şeylerde, bu sanatın sihrinde mahiyet değiştiriyorlar.

Ahmet Hamdi Tanpınar

Cumhuriyet Gazetesi, 13 Kasım 1952